Merhaba ,
1997 yılında Azerbeycan’da mobil telefon operatörünün teknik sorumlusu olarak çalışıyordum.
Azerbeycan’da görgüsüne,bilgisine değer verilen,hürmet edilenlere “muallim” derler, çalışma arkadaşlarım da bana öyle hitap ederlerdi.
97 yılı 7 Mart’ta ertesi günün iş planını yapıp ekibime verdiğimde “ Taylan muallim, yarın bayramdır, iş yerleri tatildir” dediler. 8 Mart Kadınlar gününü “BAYRAM” ilan eden Sosyalist kültür Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bile geleneklerini sürdürüyordu.
Çocukluğum ve gençliğimden hatırladığım kadar biz 8 Mart’ı “Bayram” olarak değerlendirmemişiz. Azerbeycan’da yaşadığım bu tecrübe benim yaşam felsefemde ciddi dönüşüme neden oldu.
Dünyada tüm Avrupa ülkelerinden çok önce kadınına seçme seçilme hakkı veren ulu önder Atatürk’ümüzün Türkiye’sinde bugün ‘Kadının adı yok’ konuma gelmişiz maalesef.
Uygar bir toplum yaratmanın ilk basamağı eğitimdir. Eğitim, sosyal devletin vatandaşına sağlaması gereken en önemli hizmetlerinden birincisidir. Ancak günümüz Türkiye’sinde köylerde okulların kapatılıp öğretmenlerden “arındırıldığı” düşünülürse eğitim anlayışının ne düzeyde olduğu herkesin malumudur.
Sosyal devlet olmak yolunda bizlerin üzerine düşen, demokrasi kuralları içerisinde örgütlü davranmaktır. Bu nedenle sivil toplum kuruluşlarına ve/veya parlamentoda temsil edilen ve kendinizi ifade ettiğini düşündüğünüz partiye üye olup katkı vermek gerekir. Önce içerisinde yer aldığınız oluşumda kadın/erkek eşitliğini hayata geçirmek önemlidir.
Kadını eğitirsen onun yetiştireceği çocuk ülkenin teminatı olacaktır. Eğitimli annenin yetiştirdiği çocuklar ülkesini seven,vicdanlı ,adil insanlar olacaktır. O nedenle kızlarımızın eğitimi çok hayatidir.
Hiç lafı eğip bükmeden söylemek gerekir; neredeyse hergün bir kadın cinayeti işlenen ülkemizde erkek egemen toplum olmaktan çıkmak zorundayız. Bunun için hepimizin üzerine düşen görevler var. Önce ailemiz içerisinde kadın/erkek eşitliğini sağlamalıyız, Aile içerisinde şiddet uygulanması hiçbir şekilde mazur görülemez. Önce aile içerisinde kızlarımızın eğitilmesini sağlamak zorundayız. Sonra yaşamakta olduğumuz mahallemizde, çalışmakta olduğumuz kurumlarda , siyasi oluşumlarda ve en nihayet parlamentomuzda siyasi otoritede yüzdeelli kadın gördüğümüzde uygar bir toplum olmaya başlarız.
Kadınlarımız,Ülkemiz iyi şeylere layıktır.
Herşey gönlünce olsun Beykoz.
Selam ve sevgilerle